Vladimir Putin'in Gücü ve Etkileri

Her yıl Forbes dergisi, dünyanın en güçlü insanları listesini yayınlamaktadır. Bu yılki listede 3. sırada Angela Merkel, 2. sırada Donald Trump ve 1. sırada Vladimir Putin yer alıyor. Putin, 2013 yılından beri bu pozisyonda bulunmaktadır. Rusya'nın 145 milyonluk nüfusu ve ekonomik durumu göz önüne alındığında, bu durum dikkat çekicidir.

Putin'in Yükselişi

Putin, 1952 yılında Saint Petersburg'da dünyaya geldi. Genç yaşta Sovyet casus filmlerinden etkilenerek KGB için casus olmayı hayal etti. Saint Petersburg Devlet Üniversitesi'nde hukuk eğitimi aldıktan sonra, KGB adına Almanya'da gizli görev yaptı. 1989'da Berlin Duvarı'nın yıkılması sırasında KGB dosyalarını yok etti ve bu olay sırasında Sovyetler Birliği'nin çökmesinin ardından Rusya'nın 2 milyon kare toprak kaybettiği düşüncesiyle büyük bir kayıp yaşandığını belirtti.

Ekonomik Kriz ve Oligarşi

Putin, Rus ekonomisinin çöküşü sırasında, kamu işletmelerinin özelleştirilmesi gerektiğini anladı. Bu süreçte, birçok Rus şirketi birkaç aşırı zengin kişinin eline geçti ve yeni bir oligark sınıfı oluştu. Putin, Boris Yeltsin'in güvenini kazanarak 1999 yılında Rusya Federasyonu'nun resmi başkanı oldu. İlk başkan Yeltsin, Batı ile işbirliği yaptığı için halk arasında popülaritesi düşüktü. Putin, bu durumu kendi lehine çevirerek iktidarını pekiştirdi.

Siyasi Stratejiler

Putin, Rusya'daki ayrılıkçı hareketleri kontrol etmek için federal sistemde değişiklikler yaptı. Yerel yönetimlerin seçimi, doğrudan halk yerine kendisi tarafından atama ile gerçekleştirildi. Bu durum, Putin'in popülaritesini artırdı. 2000 yılında eski Sovyet marşını geri getirerek halkın gururunu artırmaya çalıştı.

Medya Kontrolü

Putin, görevi devraldığında Rus televizyonunu kontrol altına aldı ve haber merkezlerini devletin propaganda araçları haline getirdi. Bu sayede kendi güçlü lider imajını oluşturdu. Medyada kendisini karizmatik bir lider olarak gösteren birçok etkinlikte yer aldı.

Çeçenistan Savaşı

Çeçenistan'da artan şiddet ve isyan, Putin'in sert tavır almasına yol açtı. 80.000 sivilin hayatını kaybettiği bu savaş, Putin'in onay oranını artırdı. Savaşın ardından Rus güvenlik servislerinin, Moskova'daki bombalamalarda rol oynamış olabileceği iddiaları üzerine kapalı bir soruşturma açıldı.

Uluslararası İlişkiler

2008'de Gürcistan'ı işgal ederek güç gösterisi yaptı ve Kırım'ı 2014'te ilhak etti. Ukrayna'daki NATO ile ilişkiler, Putin'in bölgedeki etkisini artırmaya çalıştığını göstermektedir. Ortadoğu'da ise Beşar Esad'a destek vererek Türkiye'nin bölgedeki etkisini zayıflatmayı hedeflemektedir.

Sonuç

Putin, Batı demokrasilerinde siyasi bölünmeyi artırmakta ve Rusya'yı militarist bir topluma dönüştürmektedir. Türkiye için hem ABD'nin hem de Rusya'nın varlığı sorun teşkil etmektedir. Gelecekte Türkiye'yi nelerin beklediği ise merak konusudur.